Upuzun bi yolda koşuyorum,etrafta ne olduğunu göremeyecek kadar hızlı hem de görmek istediğim tek birşey var ama ne olduğunu ben bile bilmiyorum.Bir çıksa karşıma;"Evet,işte bu!" diyeceğim ama göremiyorum,bulamıyorum.İçimdeki çok bilmiş,idrak etmiş,herşeyden emin,mantıklı,sebebi sonucu bilen Feyza durumun farkında tabi(!)..Ne aradığını,neyi bulunca mutlu olduğunu biliyor.Zaten O,hep herşeyi biliyor(!) Ben ondan sıkılıp kaçıyorum,arıyorum var gücümle...Yoruldukça molalar veriyorum insanların kıyılarında,yamaçlarında.Onların yollarında yürüyorum bazen de sonra şimşekler çaktırıyor bazıları beynimde,bazıları yüreğimde..Kendi yoluma kestirmeden çıkıp koşturmaya başlıyorum yine..Düşe kalka,yara-bere içinde,bazen gül bahçelerinden,bazen bataklıklardan geçerek ilerliyorum..İlerledikçe,yolun uzunluğu bıktırıyor,kırıyor şevkimi..Acaba diyorum yolda olduğumu unutsam çabucak biter mi?Yoksa bulmak istediğim her neyse onu unutsam,öylesine yürüyormuş gibi yapsam?Bir amacım olmasa yürür müyüm aynı yollarda?Sıkılıyorum kendimden,sormaktan,yol alıyorum sanıp aynı yerlere varacakmışım gibi hissetmekten..Kendi kendime nasihat vermekten usanıyorum..
Bir avuç dostumla kainatlar aşıyorum oysa ben..Bir avuç dost,her biri ayrı dünya.Tebessümlerinde cennet ırmakları,gözyaşlarında muson yağmurları..Anlatamamak ne acı..Hissetmek,bilmek ama kelimesiz kalmak ne büyük yoksulluk..
Dilsizliğime selam olsun,dilim dilim kıydığı yüreğime "sus"ları yükleyen, aklıma selam olsun.Aklımın kılıcını kıran yüreğime sitemim olsun..Huzur bulduğum seccademe aşk olsun,aşık olsun,aşk dolsun..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder